20. October 2012, 11:47 PM | #21 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26 |
-Bir erkek bir kadını öldürse...
kadına karşılık erkeğin canı mı kısas edilir? cinsiyet ayrımı bu konuda yok mu? -Namus cinayetlerine karşı hangi ceza verilir? -Alacak verecek, borç harç cinayetlerine de kısas mı yapılır? -Akıl hastaları kısas edilir mi? bunlar ister istemez çelişki yaratan sorular. |
20. October 2012, 11:56 PM | #22 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
2,3- Hiç bir sebep, öldürmeyi haklı kılmayacağından, namus yada başka gerekçelerle (meşru müdafa hariç, çünkü meşru müdafada haklılık vardır) öldürmek kısasa tabi olur. 4- Akıl hastaları, akıl kullanmaktan yoksun olduğu için kısasa tabi olmazlar. İslam, akıllı insanları muhatap alır ve onların davranışlarını ya ödüllendirir, yada cezalandırır. selamlar, aorskaya |
|
aorskaya Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | dost1 (23. October 2012) |
21. October 2012, 12:02 AM | #23 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26 |
Alıntı:
Cinnet geçirmesi lazım. Peki cinnet geçirten olayların yaşandığı bir düzen düşün. Dalgalanan ekonomide alacaklarını toplayamayıp kazık yiyen ve batan birisini düşün. Ya da benze durumda namus cinneti geçireni. Bu insanlar da kısasa mı tabi tutulacaklar? Mesela çok eskiden bir hadis okumuştum, hadislere itimat etmem ama böyle bir olay olduğunu farz edelim; -Peygambere hanımını başka erkekle yakalarsa ne yapacağını sormuşlar, O da "kılıcı ikisininde başına geçiririm" demiş. örneğin böyle bir durumda, cinayet işleyenin suçu? |
|
21. October 2012, 12:10 AM | #24 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Kısasta ölçü haksız yere öldürme (yada başka şekilde zarar verme) dir. 90 yaşındaki biri delikanlı çağında birini haksız yere öldürmüşse, delikanlının yakınları da affetmiyorlarsa dede kısasen öldürülecektir. Ancak aynı şekilde öldürme kısmını biraz açmak gerekir. Dede, örneğin toprak anlaşmazlığı yüzünden, gencin kafasına defalarca taşla vurarak, ona acı çektirerek ve biraz da zaman alarak öldürmüş bile olsa kendiside aynı şekilde kafasına taşla vurularak öldürülemeyecektir. En kısa ve en acısız şekilde öldürme olacaktır. Tabiki bu dedenin, dünya yaşamında göreceği cezadır. Haksız yere birini öldürmenin cezasının, bütün insanlığı öldürmek olarak değerlendirilecek cezasının karşılığını ise hesap gününde rabbimizin ayrıca belirleyeceği de bilinmelidir. Cinayete götüren sebeplerin, zihniyetin yok edilmesi gerektiği, bunun için eğitim başta olmak üzere gerekli tedbirlerin islami yönetimce alınması gerektiğine ilişkin görüşte ve sizinle bu noktada aynı düşüncede olduğumuzu söylemiştim. Ancak, yazınızda, "görüldüğü yerde öldürülmeleri" gerekenlerin geçtiği bir kısım vardırki bu sadece, imansızların, kafirlerin, müşriklerin, müslümanlara saldırmaları, fitne fesat çıkararak toplumsal hayatı tehlikeye atmaları yada anlaşma yapmalarına rağmen anlaşmaya uymamaları halinde (tevbe suresi ilk 5 ayetler ) haram aylar dışında karşılık görmeleridir. Ancak, bunların tövbe etmeleri durumunda yine öldürme olmayacaktır. selamlar, aorskaya |
|
aorskaya Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | dost1 (23. October 2012) |
21. October 2012, 12:21 AM | #25 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Dünyada, bu tespitle ilgili hata yapılabilirse de hesap gününde hata olmayacağından bu durum kısas hükmünü sakata sokmaz. Şimdi hadis olması mümkün olmayan yazınıza cevap vermeye çalışayım: (peygamber demeyelim de, çünkü peygamber, zina halinde yakaladığı eşini, başkaca tanığı olmadıkça zina cezası bile veremeyeceğini ve sadece boşaması gerektiğini bilir. Bu nedenle bu hadis uydurmadır, kurana da terstir. Peygamber ise kuranı yaşayan en önemli örnektir. Yeri gelmişken, zamanımızda hadisleri % 100 kesinlikte tespit etme imkanı olmadığından, gerçek bile olsa, hadis rivayetlerinin kaynak, delil olma özelliği yoktur. Bu nedenle ben şahsen hiç bir anlatımımda bunları delil olarak kullanmadım, kullanmayacağımda inşallah) Eşini başka erkekle yakalayan birisi, bu nedenle öldürmeyi kendinde hak göremez. Onun hakkı; başka tanıkları (en az 4) olmazsa, en fazla karşılıklı olarak yeminleşmeye giderler ve ikiside yalan söylerse rabbimizin azabının kendi üstlerine olmasını kabul ederlerse, zina nedeniyle ceza gören olmadan boşanma istemesi olabilir. selamlar, aorskaya Konu aorskaya tarafından (21. October 2012 Saat 12:24 AM ) değiştirilmiştir. |
|
aorskaya Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | dost1 (23. October 2012) |
21. October 2012, 12:39 AM | #26 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Evli-bekar ayrımı olmadan zina cezası kadın ve erkeklere 100 sopa iken, evli kadını recmeden, yani taşlayarak öldüren bir ülke islami olabilirmi? O zaman o ülkede, bu kadar belirgin şartları taşıyan bir suçun cezası bile doğru uygulanmıyorsa, kısas doğru uygulanıyor, buna rağmen suç oranları azalmıyor diyebilirmiyiz? Tabiki hayır. Eğer, kısas gerçekten adil olarak yapılan tespitlere dayanarak uygulanırsa, emin olun suçlarda azalma, insanlarda hayat bulacaktır. Haksız yere birine zarar veren birisi, eğer akıllı biri ise kendisi de aynıyla cezalandırılıcağını bilirse o suçu geröekten işlemeyi göze alabilirmi? Akıllı ise alamaz. Akıllı olmayanlarda konumuz dışı zaten değilmi? Ama, işlediği suçun karşılığında biraz hapis yatacağını, sonra bir şekilde kaçarak, yada genel veya özel afla kurtulabileceğine inanan birilerinin suç işlemesi pekala mümkün ve daha akla yakın olur değilmi? Tabi, aynı suçun farklı ülkelerde farklı cezalar almasının yada aynı ülkede önceleri bir tür ceza uygulanırken sonra cezanın başka türe dönüşmesindeki adaletsizliği, haksızlığı söylemeye gerek yoktur. Ateistlerin değindiğin yazılarına, bizzat oralarda gerekli açıklamaları yapmıştım ve başlangıçtaki itirazları kesilmişti. Ama, üyeliğimi sildiklerinden şimdi yazılarım duruyormu bilemiyorum. Zaten ateistlerin müslümanları daha doğrusu insanları avlamak istedikleri konunun başında "kısas" ı ilkel göstermek ve bakara 178. mantıksız kabul ettirmek gelir. İmansızların bu çabalarıda kendileri açısından gerekli bulunmaktadır. Ancak, "kısasta hayat vardır." selamlar, aorskaya |
|
aorskaya Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | dost1 (23. October 2012) |
23. October 2012, 02:36 PM | #27 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Bu nasıl bir psikoloji içinde olmaktırki, insana bu sözü söyletebilsin? Sen biraz ara ver, yalnız kal ve durumunu bir incele... Senin sağlıklı düşünmeni, akıl kullanmanı engelleyen sorunların olmalı... Samimi bir kardeş önerisi olarak kabul et... Kuran tabiki anlaşılırdır. Ama bak, özetle bakara 178 deki iman edenlerin kısasını bile hayvanlara ait anlayan, melek ve İblisin ayrı yaratık olmadığını anlayan sen ve başka şekilde anlayan ben varım. Demekki ayrı anlamalar olabiliyormuş. İşte böylesi nedenlerle; Hemen hemen tüm kardeşlerimizle birlikte sen de bazı konuların anlatımında, bir başka yerdeki yazılara bakmaları için okuyucuları yönlendirdiğiniz olmuştur ve normaldir. Bu sizler için normal olurken, ben "şuradaki yazımada bakın lütfen" deyince neden "sizin rabbiniz" iddiası gibi bir algılamaya varabiliyorsunuzki? Şimdi, ben bu sözünüze dayanarak, bu sözün aslında görünmeyen, yani arka plandaki anlamı için; bu sözü söyleyen biri, demekki kendi yazılarına "rab"lik iddiasıyla yönlendiriyor olmalıki, başka yönlendirenleri de aynı kabul ediyor dersem hata yapmış olmam değilmi? Ama, bu haksızlık olabileceğinden ben size bunu demeyeceğim. Ancak, sizde artık bu düşüncesiz sözleri terk edin... Ayrıca, kısas başılığı altında Bireysel suçların cezalandırılması olan kısas ve bakara 178 hakkında açıklamalarıma bakınız ve oralarda katılıp katılmadığınız yerleri, daha önceki görüşlerinizin değişip değişmediğini söyleyin lütfen. selamlar, aorskaya Konu aorskaya tarafından (23. October 2012 Saat 02:39 PM ) değiştirilmiştir. |
|
23. October 2012, 02:38 PM | #28 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Ancak; her şeyi en iyi anlayanın sen olduğun, başkalarının kurandan kopuk, onu anlayamaz oldukları şeklindeki ön kabulün yüzünden, aynı şeyi devam ettirirsen fikir adamı olamayacağını düşünüyorum. Kısas konusunda, haksızca bir mümini öldüren kişinin velisi katil için kısas talep edebilir. demişsin. Bu cümle yanlış olmuş. (öldüren kişinin velisi, aynı zamanda katilin velisi demektir. katilin velisi katil için kısas istemez.) Ama, ben doğrusuna göre cevap vereyim. Öldürülen kişinin velisine bağışlamanın daha uygun olacağı rabbimizce belirtilmekle birlikte, bağışlamama ve kıas isteme hakkını kullanmasına izin vardır. Hala, ayetin insandan bahsetmediğini iddia ediyor ve kurandan kelime örnekleri istiyorsun. Kuranda köle, hür, himaye edilen kadınlarla ilgili olarak savaş ve sonrasını ele alan ayetleri incelsersen görürsün. Hala, kabul etmemek için başkasından birşeyler getirmesini bekleme, isteme. Sen kendin okursan zaten bulursunda, görürsünde. Ama görmek istememek gibi çaba içinde olmazsan bunu yapabilirsin. 1- Sana, haksız yere birini öldüren insana, evrensel boyutta hangi ceza verilmesi gerekir, nedenleri ile açıklarmısın diye sormuştum. Bu sorumu cevaplamaya çalışırsan, bu esnada kurandaki kısas hükümlerine bakarsan sen de kısasın insanlara uygulandığını görürsün. 2- Kısas, eşdeğer karşılık demek olduğuna ve sen de kısası halen hayvanlarla ilgilendirdiğine göre; bir hayvan öldüren birine verilmesi gereken ceza, onunda aynı cinsten bir hayvanınınmı öldürülmesimi olmalıdır? 3- Kısas başlığındaki yazıy sonuna okudunuzmu, okumadınızsa neden hala burada kısas hakkında beni yanlışlamaya çalışıyorsunuz, okudunuzsa bu konuları neden o başlıkta iddia etmiyorsunuz? 4- Andolsun, biz bu Kur’an’da insanlar için her türlü misali değişik şekillerde açıkladık. Fakat insan tartışmaya her şeyden daha çok düşkündür. (Kehf 54) Bu ayete göre kısasla ilgili ayetleri bir arada değerlendirirsen hepsinde insanın kısasından bahsettiğini görürsün. Eğer, bakara 178. hayvanlar için olsaydı, diğer kısas ayetlerinden birinde dah hayvanlar ele alınarak yukarıdaki ayet doğrulanmalıydı değilmi? Ama, yok, yok, yok... Kısas, haksız yere başkasına zarar veren iman edenlere uygulanacak cezadır. Bu nedenle, haksızlıkların önüne geçilir, bu nedenle kısasta hayat vardır. selamlar, aorskaya |
|
aorskaya Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | dost1 (23. October 2012) |
23. October 2012, 02:38 PM | #29 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Başka bir soru daha sorayım: "kısasta hayat vardır" ayetinden ne anlıyorsun? Sana göre kısas zamanımızda ilkel bir uygulamamıdır, yoksa hayat hayvanlar içinmi vardır? selam, aorskaya |
|
aorskaya Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | dost1 (23. October 2012) |
24. October 2012, 08:37 AM | #30 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Halbuki, bunlar insanlar için kullanılan kavramlardır ve kuranda savaş ve sonrasını anlatan ayetlerde de geçmektedir. Dişiler, yani kadınlar insanlar arasında hep, geri planda kalması gerekenler olarak, daha kolay vazgeçilebilir, yani erkeklerden daha değersiz olarak kabul edildikleri için, kuranda ayrıca değinilmiştir. Bakara 178 bunu dikkate alarak anlamaya çalışın lütfen. selamlar, aorskaya |
|
Bookmarks |
Etiketler |
ayet, bakara178, döndürmek, için, kisas, kullandıkları, müslümanları, ımansızların |
|
|