![]() |
|
![]() |
#1 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
57 Mesajina 70 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Hadid 3 hem "O Evvel'dir" hem de "Evvel O'dur" diye tercüme edilmiş. İkincisini aldığımızda Arapça gramer açısından tercüme hatası yapmış olur muyuz.
Aynı şekilde, “Kim Allah'a ve resule itaat ederse işte onlar, Allah'ın nimet verdiği nebilerle, hak dostlarıyla, şehitlerle, hayır ve barışı sevenlerle beraberdir. Ve işte onlar ne güzel arkadaştır.” Nisa 69'da altını çizdiğim yer için hem "itaat ederse" hem "uyarsa" kullanılmış. İkinciyi almak anlamda tercüme hatası oluşturur mu? |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.076
Tesekkür: 3.618
1.093 Mesajina 2.442 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 ![]() |
![]()
Selamun aleyküm Kardeşim,
Zamirleri Türkçemizde de cümle başında değillerse -özel isim olsalar da- küçük yazarak belirtiyoruz. Arapça gramerin kendine özgü özellikleri var buna göre belirtilir. Yorum söz konusu olsa da zorlama olur ve grameri bilenlerce hemen farkedilir. Şartlanmamış olan ve Kur'an'ın Arabiyyen olduğunun bilincinde olup akleden ve tefekkür eden herkes aşağıdaki zamirlerin neyi ifade ettiğini bilir ancak şartlanmışlıkları aşabilmek oldukça zordur. Bakara;97: Kul men kâne adüvven liCibriyle feinnehu nezzelehu alâ kalbike biiznillahi musaddikan lima beyne yedeyhi ve hüden ve büşra lilmu'miniyn De ki: “Kim Cibril’e düşmansa, bilsin ki şüphesiz O [Allah], onu [cibrili], kendisinden öncekileri doğrulayıcı, inananlar için bir yol gösterme ve müjde olarak, senin kalbine Allah’ın izniyle indirmiştir. Âyete dikkat edilirse orada “onu” ve “o” diye iki tane üçüncü şahıs zamiri olduğu görülür. Bu zamirler çoğu meallerde “… onu [Kur’an’ı] O [Cebrail] …" indirmiştir” şeklinde verilmektedir ki, yapılan bu yanlışın yorum olduğu hemen belli olur. Âyette, hatta paragrafta “o” zamirinin gösterdiği “Kur’an” ya da “vahy” diye bir sözcük yoktur. Âyetteki “onu” zamiri, ayetin kendi içindeki “cibril” sözcüğüne gider. "Feinnehü [bilsin ki şüphesiz O]” ifadesindeki “O” zamiri ise Allah’ı göstermektedir. Şartlanmışlık; - gramer kurallarına rağmen- Kur’an’ın “Cebrail” tarafından indirildiği belirtmek için, âyetlerin ön veya arkasında yer alan ayetlerde Kur’an’ı indirenin Allah olduğunun belirtilmesine rağmen geleneğe uyarak yanlış zamirlere şartlanmışlıklarına göre anlam verdirmiştir. Çevirmenler,Arap dilini bilmelerine rağmen ne yazık ki, art arda gelen bu ayetlerdeki bu çelişkilerin üzerinde durmamışlar ve Bakara/97, Nahl/102 ve Şuara/94. âyetlerini çarpıtarak Kur’an’ın “Cebrail” tarafından indirildiği anlamına gelen şartlanmışlıklarını ortaya koyan çeviriler yapmışlardır ve yapmaya da devam etmektedirler. Kur’an’da, Kur’an’ın indirilmesi, kitabın indirilmesi, ayetlerin indirilmesi, surelerin indirilmesi, meleklerin [vahylerin] indirilmesi, hikmetin indirilmesi, Tevrat’ın indirilmesi, İncil’in indirilmesi, Furkan’ın indirilmesi ile ilgili ayetlerin hepsinde de bunları indirenin Allah olduğu bildirilmiştir. Kur’an’ı başkasının indirdiğini bildiren hiçbir ayet yoktur, olamaz da. Çünkü Kur’an asla ve kat’iyen kendisiyle çelişmez.(Nisa 82) Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.076
Tesekkür: 3.618
1.093 Mesajina 2.442 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 ![]() |
![]()
Selamun aleyküm Kardeşim,
Zamirleri Türkçemizde de cümle başında değillerse -özel isim olsalar da- küçük yazarak belirtiyoruz. Arapça gramerin kendine özgü özellikleri var buna göre belirtilir. Yorum söz konusu olsa da zorlama olur ve grameri bilenlerce hemen farkedilir. Şartlanmamış olan ve Kur'an'ın Arabiyyen olduğunun bilincinde olup akleden ve tefekkür eden herkes aşağıdaki zamirlerin neyi ifade ettiğini bilir ancak şartlanmışlıkları aşabilmek oldukça zordur. Bakara;97: Kul men kâne adüvven liCibriyle feinnehu nezzelehu alâ kalbike biiznillahi musaddikan lima beyne yedeyhi ve hüden ve büşra lilmu'miniyn De ki: “Kim Cibril’e düşmansa, bilsin ki şüphesiz O [Allah], onu [cibrili], kendisinden öncekileri doğrulayıcı, inananlar için bir yol gösterme ve müjde olarak, senin kalbine Allah’ın izniyle indirmiştir. Âyete dikkat edilirse orada “onu” ve “o” diye iki tane üçüncü şahıs zamiri olduğu görülür. Bu zamirler çoğu meallerde “… onu [Kur’an’ı] O [Cebrail] …" indirmiştir” şeklinde verilmektedir ki, yapılan bu yanlışın yorum olduğu hemen belli olur. Âyette, hatta paragrafta “o” zamirinin gösterdiği “Kur’an” ya da “vahy” diye bir sözcük yoktur. Âyetteki “onu” zamiri, ayetin kendi içindeki “cibril” sözcüğüne gider. "Feinnehü [bilsin ki şüphesiz O]” ifadesindeki “O” zamiri ise Allah’ı göstermektedir. Şartlanmışlık; - gramer kurallarına rağmen- Kur’an’ın “Cebrail” tarafından indirildiği belirtmek için, âyetlerin ön veya arkasında yer alan ayetlerde Kur’an’ı indirenin Allah olduğunun belirtilmesine rağmen geleneğe uyarak yanlış zamirlere şartlanmışlıklarına göre anlam verdirmiştir. Çevirmenler,Arap dilini bilmelerine rağmen ne yazık ki, art arda gelen bu ayetlerdeki bu çelişkilerin üzerinde durmamışlar ve Bakara/97, Nahl/102 ve Şuara/94. âyetlerini çarpıtarak Kur’an’ın “Cebrail” tarafından indirildiği anlamına gelen şartlanmışlıklarını ortaya koyan çeviriler yapmışlardır ve yapmaya da devam etmektedirler. Kur’an’da, Kur’an’ın indirilmesi, kitabın indirilmesi, ayetlerin indirilmesi, surelerin indirilmesi, meleklerin [vahylerin] indirilmesi, hikmetin indirilmesi, Tevrat’ın indirilmesi, İncil’in indirilmesi, Furkan’ın indirilmesi ile ilgili ayetlerin hepsinde de bunları indirenin Allah olduğu bildirilmiştir. Kur’an’ı başkasının indirdiğini bildiren hiçbir ayet yoktur, olamaz da. Çünkü Kur’an asla ve kat’iyen kendisiyle çelişmez.(Nisa 82) Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
![]() |
![]() |
![]() |
#4 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
57 Mesajina 70 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
Kuran'da Yaratıcı'yı işaret eden "O"ların hiç biri zamir değil, O'nun isimlerinden biri. Yaratıcı'yı işaret etmeyen "o"ların hepsi zamir (dolayısıyla Cebrail sorumla ilgili değil). Örneğin: Hanifler.com, "Şüphesiz O, en iyi bilen, hüküm koyanın ta kendisidir." Yusuf 100. Bu yazım doğru, "O" zamir olmadığı, O'nun özel isimlerinden biri olduğu için büyük harfle yazılmalı ve Hanifler.com da büyük harfle yazmış. Ayırdığın vaktin için teşekkür ederim Halil kardeşim. . Konu ozkanates tarafından (15. January 2015 Saat 09:25 AM ) değiştirilmiştir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
57 Mesajina 70 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
"Allah" ismi ile "O" ismi arasındaki fark şu ayetlerde verili:
"Doğu da batı da Allah’ındır. Nereye dönerseniz Allah’ın yüzü oradadır." Bakara 115 "Evvel/başlangıcı olmayan, Âhir/sonu olmayan, Zâhir/dışta gözle görülen, Bâtın/içte gizli olan O’dur.” Hadîd 3 Eğer Kuran'da buradaki tanıma uymayan bir "Allah" ve "O" isimleri kullanımı biliyorsan beni de bilgilendirmeni rica ederim. |
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.076
Tesekkür: 3.618
1.093 Mesajina 2.442 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 ![]() |
![]()
Selamun aleyküm kardeşim,
Türkçe'de zamirler; ismin yerini tutan sözcüklerdir. Bu isimlere özel isimler de dahildir. Önceleri özel isim yerine kullanılan zamirler -cümlenin başında olmasa da - büyük harfle yazılıp, gelen ekler kesme işareti ile ayrılırdı. Türk Dil Kurumu bu kuralı değiştirmiştir. Günümüzdeki kural; özel isim yerine kullanılan zamirlerin -cümle başında olmadıkça- küçük harflerle yazılarak, varsa gelen eklerin kesme işareti ile ayrılmayacağı şeklindedir. Günümüz çevirilerinde kimi çevirmenler eski kuralı, kimi çevirmenler yeni kuralı, -özellikle belli olsun diye- uygulamaktadırlar. Bu konudaki düşüncem; zamir neyi gösteriyorsa direk olarak gösterdiği ismin yazılmasıdır. Özellikle İşte Kur'an'ın son baskılarında çevirmenin buna özen göstermeye çalışıldığı görülmektedir. Arapça'da zamirler; ismin yerini tutan ma'rife/belirli olan isimlerdir.Zamirler de ma'rife isimlerin içerisinde değerlendirilirler ve "alem" olarak belirtilen özel isimler için de kullanılırlar. Genel olarak da "munfasıl/ayrı" ve "muttasıl/bitişik zamirler" diye iki kısımda değerlenirilirler. Sizin: "Eğer Kuran'da buradaki tanıma uymayan bir "Allah" ve "O" isimleri kullanımı biliyorsan beni de bilgilendirmeni rica ederim." diye sorduğunuz Arapça'da munfasıl/ayrı iş zamiri / "oluşturulacak olay, iş ve konu"ya dikkat çeken zamir" olarak belirtilir. "Huvallahu ahadun/O, Allah birdir" örneğindeki bu tür bir zamirdir. Dikkat edilmesi gereken; normal zamir kendisinden sonrakini değil, önceki ismi açıklarken, iş zamirinin kendisinden sonraki kısma dikkat çektiğidir.Munfasıl/ayrı iş zamiri her zaman mübteda (Cümlenin başlangıcı,fâilin bulunduğu kısım.) olur. Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
57 Mesajina 70 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Şura 52:
1. ve kezâlike : ve işte böylece 2. evhaynâ : vahyettik 3. ileyke : sana 4. rûhan : ruh 5. min : den 6. emri-nâ : bizim emrimiz "İşte böylece emrimizden ruhu sana vahyettik." Tercümeyi bu şekilde yapmakta Arapça dilbilim açısından bir engel var mı? |
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
57 Mesajina 70 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Ankebut 49:
1. bel : hayır 2. huve : o 3. âyâtun : âyetler 4. beyyinâtun : beyan olunan 5. fî : içinde 6. sudûri : göğüsler, sîneler 7. ellezîne : o kimseler 8. ûtû : verilenler 9. el ilme : ilim "Hayır, ilim verilenlerin göğsünde beyan olunan (= gizliyken ortaya çıkarılan) ayetlerdir o." Tercümeyi bu şekilde yapmakta Arapça dilbilim açısından bir engel var mı? |
![]() |
![]() |
![]() |
#9 | |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.076
Tesekkür: 3.618
1.093 Mesajina 2.442 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 ![]() |
![]()
Selamun aleyküm,
Alıntı:
Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Bookmarks |
Etiketler |
lokman, soru |
|
|