hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > MAKALELER(DİNİ ve SİYASİ) > Makaleler

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 3. November 2009, 12:38 PM   #1
TUĞÇE DENİZ AKIN
Katılımcı Üye
 
TUĞÇE DENİZ AKIN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: May 2009
Mesajlar: 93
Tesekkür: 79
42 Mesajina 79 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 18
TUĞÇE DENİZ AKIN will become famous soon enoughTUĞÇE DENİZ AKIN will become famous soon enough
Standart Nasibin Kokusu

Biz ayetlerimizi ufuklarda ve kendi nefislerlerinde onlara
göstereceğiz.(41/53).


Ölüyken hidayetle dirilttiğimiz kendisine insanlar arasında yürüyecek bir nur verdiğimiz kimse………..(6/122)

O onları sever ve onlar da O’nu severler. (5/54)



Söz düştü!

İnsan kelimelerin tadını unuttu!

Ve o varlıkla olan derin yakınlığını kaybetti!




Hızla değişen değerler yaşam tarzları artık hayatı kökleri ötelerde olan
çok ciddi bir faaliyet alanı olarak görmekten çoktandır vazgeçti. İnsan
sadece hızla değişen oyunlar kurup oynuyor yada bu oyunları sadece
seyrediyor.

Olgunluk yerini hiç bitmeyen bir ergenliğin uçarı neşesine ve
denetimsizliğine bıraktı. Kemal gizlendi insanın bu yeni hayalî dünyasında.

İnsan artık seve seve tembelliğe övgüler sunarak seyirci koltuğuna
oturdu. Hızla değişen görüntüler ve tüketilen duygular aklı vicdanı adaleti
ve muhabbeti her gün biraz daha rahatlıkla seyrederek yok ediyor.

Elveda derken idrak insancık arayışını kaybetti. Çünkü ya herşeyi var yada
olsun hırsıyla dopdolu ve peşi sıra gelen doyumsuzluk huzursuzluk ve
dengesizlik.

Açıkça yada gizlice ama bencilce "bu bu da bunu da" kelimeleriyle tükettiği
yaşamın karmaşasında RIZKINI-NASİBİNİ kaybetti. Mükemmel şekli ile nefes alıp dururken şeylerin çokluğunda insaniyeten boğuldu.

Bu şuur kaybında ne kadar yaşayabilir? Yüksek teknoloji rahatlayan
şartlar uydurulan (benliğe) maneviyatlar yükseltilen benlikle daha ne kadar
devam eder rızıksız ve nasipsiz yaşam. Rızıksızlık-nasipsizlik dünyanın her
yerini kaplamış. Zahiren ve batınen. İnsanın bu varlık içindeki yokluğunda
yeniden hayatlanmaya ve hakiki bir rızka ihtiyacı var sadece.

O ki seyirci koltuğundan bir kalksın hele. Kendine ve etrafına ihtiyacı aczi
ve fakrıyla bir bakabilsin. Muhabbet ve hikmet boy verecektir şuurunun
toprağında. İlk alemin rengi değişir; lebaleb dolu nimetleri ve onlar içindeki
kendi özelini fark ettiğinde. Tüketimi tükenir önce. Bu alem mükemmeldir ve
ona da özeldir. Ve bu şuurla insan benzersiz bir değerdedir. Nihayetsiz bir fakr ve acz şuuruyla varlığının ilahi köklerine yönelebilir insan ve bu ona sınırsız bir rızk sarayına doğru rehberlik eder ve onu ilmek ilmek hikmetle örülmüş ve ona tahsis edilmiş bir rızıklar sarayının kapısına kadar eşlik eder. Ve o eşikte anahtarın başından beri elinde olduğunu anlar. Ve kendine baktığında açıkça sarayın kapısındaki ismin kalbinde yazdığını görür.İçini ve dışını aynı isim kaplamıştır. Ve bu onu sarayın içine dahil eder.Ballar balını bulmuş benlik çölünden geçmiştir artık.

Ve söz böylece ayağa kalkar. Kelimelerin tadını almaya başlar. Varlığın
rızkıyla zayıflayan bağları kuvvetlenir. Nasibinin kokusunu içine çeker. Böylece seyir biter. Hayatı o isimden gelen gınayla hayatlanır gerçeklik kazanır şuurlanır nurlanır. Rızk ve nasibiyledir artık. Ve insan buna aşkla ve rızayla bağlıdır. İnsan ve kalbindekinin sahibi bundan
memnundur.
TUĞÇE DENİZ AKIN isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
kokusu, nasibin


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 10:31 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam