![]() |
|
![]() |
#1 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 824
Tesekkür: 0
163 Mesajina 231 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
Ayetlerdeki SEHR gökteki dolunaydir; asla yilin 1/12'i degildir. Bunun bir sürü Kur'ânî kaniti var... Bir tanesi: IDDET. Tevbe 36'da gecen "iddet es suhûr"a dikkat! Diyanetin Talâk 1'e düstügü dip nota göre Iddet: bosanan kadinin esiyle irtibatinin kesilmesi icin dinen beklemesi gereken süredir. Güzel kardesim, IDDET ES SUHÛR "dolunaylarin süresi"dir. Mevcut meallere onun karsiligini koymuyorlar cünkü koysalar ayetin dogru anlami ortaya cikacak ve uyduruk kamerî yilin uyduruk 1/12'nin SEHR olmadigi anlasilacak. IDDET ES SUHÛR ifadesini de kâle alan meal söyle olabilir: Allah'in gökleri ve yeri yarattigi günkü yazisina göre Allah'in indinde DOLUNAYLARIN SÜRESI 12 dolunaydir. Onlar ne diyor? Allah'in gökleri ve yeri yarattigi günkü yazisina göre Allah'in indinde aylarin sayisi 12'dir. Hani DOLUNAYLARIN SÜRESI - ıddet es suhûr? Sayin pramid, icinde "iddet es suhûr"un Türkcesi de bulunan meale bakin. Allah orda ne semsî yil ne kamerî yil, hicbir yil sisteminden söz etmiyor; "dolunaylarin süresi"nden söz ediyor. Siz dahil hic kimse Tevbe 36'nin üzerinde oynanan bu oyunu görmedikce Kur'ân'daki "sehr"i anlayamaz. Lütfen dikkatli okur musunuz: 1. Kur'ân'daki SEHR, "dolunaylarin süresi"ne ait olup onun bazan 1/13'idir. 12, EN AZ 12 demek. 11, bir iddet yapmaz. Meallerdeki AY ise "kamerî yil"a ait olup onun hep 1/12'i, hep 1/12'i, hep 1/12'idir. 2. Kurân'daki SEHR vakten sabittir; örnegin SICAK dolunay daima sicak yaz günlerinin habercisidir. Meallerdeki AY ise vakten oynaktir; örnegin SICAK ay bazan soguk kis mevsiminin icindedir. Icinde SEHR kelimesi gecen ayetleri evren kitabiyla birlikte okumamiz gerekiyor, ara sira basimizi kaldirip yukarlara bakarak. Daha söylenmesi gereken seyler var. Ve evler var. Ama bosa anlatiyorum hissine kapilmaya basladim. Sevgi ile, Hasan Akcay Konu Hasan Akçay tarafından (6. April 2012 Saat 01:35 PM ) değiştirilmiştir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#2 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2011
Mesajlar: 117
Tesekkür: 145
77 Mesajina 151 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 824
Tesekkür: 0
163 Mesajina 231 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Evler Bakara 189'da geciyor:
Erdem, evlere arkalarindan girmeniz degil -leysel birru bi en te’tûl buyûte min zuhûrihâ; Allah'i kâle almanizdir -ve lâkinnel birre menittekâ Evlere kapilarindan girin -ve’tûl buyûte min ebvâbihâ. Son derece acik ve net bir ifade eger ayeti bir bütün olarak alir ve bastan okursak. Buyurun: Sana hilalleri soruyorlar Yes’elûneke anil ehilleh. Demek ki ayetin konusu hilaller. De ki -kul "Insanlar ve hac icin vakitlerdir onlar." - hiye mevâkîtu lin nâsi vel hacc. Hilaller bize vakitleri bildirir; hacci bildirir. Iyi de, evlerin kapilariyla ne ilgisi var hilallerin? Evlerin kapilari herkesin gözünün önündedir yani meSHuR (SHR'e dikkat!). Erdem, evlere arkalarindan degil kapilarindan girmektir. Tipki bunun gibi hacca da kamerin göremediginiz "hilal"inden degil meSHuR olan "dolunay"indan girin. SHR Arapcada kocaman yuvarlak sey demek. Örnegin gebe kadinin karni... meSHur: herkesin gözüne carpan kisi ya da sey SeHirR: dag köyü gibi gözden irak degil göze carpan yerlesim alani teSHiR etmek: gözler önüne sermek, göze carpar hale getirmek Kocaman, yuvarlak, göze carpan sey: "SeHR"dir yani DOLUNAY. Haccin "iddet"i yani süresi dolunayda baslayip hilalde sona erer. 10 (on) gündür. Eyyâmen MA'DÛDÂT iste bu. Iki elin parmaklari sayisinca gün (1). Dolunaydan itibaren kamerin görüntüsü kücüle kücüle ters büyük D halini aliyor. Bunun adi: dördün. Dördün karnini iceri cektigi an "hilal"dir. Dolunayin kücüle kücüle hilal olmasi 10 (on) gün aliyor. Lütfen bu aciklamayi burda birakip gitmeyin. Dolunayi izleyin. Kac gün sonra hilal halini aldigini kendi gözünüzle görün. Ben izleyip gördüm; cok kolay. Ayetlerde 10 sayisinin cokca kullanilmasindaki hikmet bu (2). O ayetlerin ilk muhataplari kamerin evrelerine bakarak belirliyor vakitleri (Ayetin ilk bölümünde gecen MEVÂKÎT). Onlarin duvar takvimi, radyosu, gazetesi, televizyonu yok. Sevgi ile, Hasan Akcay _____________________________________________ 1. Arapcanin eski sözlükleri örnegin El-Vâsit ma'dûdât ifadesini iki elin parmaklari sayisinca -مَعْدُودٌ عَلَى رُؤُوسِ الأَصَابِعِ- diye tanimliyor (http://free-minds.org/forum/index.ph...52417#msg52417). 2.Icinde 10 sayisi gecen ayetler: Kocasi ölen es dört dolunay 10 gün bekler (Bakara 234). Musa’ya vaat ettiğimiz otuz geceye 10 ekledik (A’râf 142). Ve 10 gece (Fecr 2). Hacda hayvan bagislayamayan inanir toplam 10 gün oruc tutar (2:196). Hac iki elin parmaklari sayisinca gündür ama iki güne sigdirilabilir (2: 203). Ramazan orucu iki elin parmaklari sayisinca gündür (2:184). Konu Hasan Akçay tarafından (7. April 2012 Saat 11:55 AM ) değiştirilmiştir. |
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 824
Tesekkür: 0
163 Mesajina 231 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Gelelim "ayin konaklamasi"na. Aslinda aya ait evrelerin dolunaydan ine ine sifir görüntüye varmasidir anilan konaklama. Arapca metindeki fiil inmek anlamindaki "نزل"dir (Ya Sîn 39):
Ve ay. Eski bir hurma dali gibi olana kadar inen evreler ölceriz ona kaddernâhu menâzil - قدرناه منازل. Dikkat. Yükselen degil inen evreler. Kamerî ay "yükselen hilal"le baslar. Örnegin ramazân hilali dedikleri odur. Allah onu demiyor; inen hilal* diyor yani dolunaydan sonraki. Allah ne diyorsa o. Tamam? Simdi Bakara 185'te Allah ne diyor, ne demiyor? Diyor ki: O dolunaya tanik olanlariniz onu oruclasin - fe men sehide minkum us SeHRe fel yesumhu (شهر)... Demiyor: O hilale tanik olanlariniz onu oruclasin - fe men sehide minkum ul hilale fel yesumhu (هلال)... Peki, biz neden Allah'in dedigini yapmiyoruz; oruca baslamak icin neden dolunaya tanik olmuyoruz? neden Allah'in demedigini yapiyoruz; neden hilale tanik olmaya yelteniyoruz? Ramazân hilali dedikleri tirnak ucu kadarcik bir seydir; batan günesin kizilliginda silinip gider; ufukta bir kac dakikacik eglenir ve bativerir. Onu hic kimse göremez. O yüzden, komik mi ciddi mi, girtlak girtlaga tartisir müslümanlar. Farsîler "Biz gördük!" der, "Oruca basliycaz!" Vahhabîler: "Biz görmedik; baslamiycaz!" Neden Allah'in dedigini yapmiyoruz? Oruca baslamak icin neden Allah'in "Tanik olun!" dedigi dolunaya tanik olmak istemiyoruz. Yüzyillarca bu aci-gülünc hali kim reva görür İslama? Sevgi ile, Hasan Akcay _____________________________________ *http://www.google.com.tr/imgres?imgu...%3Disch&itbs=1 Bu linkteki sayfanin ortasinda hareketli bir resim var. Görülen, asagidan bakildiginda ayin ramazân hilali misali büyüyen evreleridir; yukardan bakildiginda ise MENÂZIL denen inen evreleri. Konu Hasan Akçay tarafından (7. April 2012 Saat 10:53 AM ) değiştirilmiştir. |
![]() |
![]() |
![]() |
Bookmarks |
Etiketler |
değil, elkadirin, gece, hangi |
|
|